TUSAŞ’tan büyük hamle: İngiltere’nin İHA açığını Türkiye mi kapatacak?

Oğuzcan Atış / Milliyet.com.tr – TUSAŞ, BAE Systems ile yapılan anlaşmayı, “Şirketimizden bir uluslararası başarı daha! BAE Systems ile insansız hava sistemleri ve ilgili teknolojiler alanında iş birliği yapmak üzere mutabakat zaptı imzaladık. Bu iş birliği kapsamında, geleceğe yönelik insansız sistemler alanında ortak fırsatları değerlendirmeyi ve yeni iş birliği alanları oluşturmayı hedefliyoruz” sözleriyle duyurdu.

Savunma ve Denizcilik Araştırmacısı Kozan Selçuk Erkan, gelişmeyi memnuniyetle karşıladığını belirterek imzalanan mutabakat zaptının İngiltere’nin Türk İHA sistemleri tedarik etmesinin önünü açabileceğini söyledi. Erkan’a göre, bu anlaşma sadece mevcut iş birliğiyle sınırlı kalmayabilir, ilerleyen dönemde farklı savunma alanlarında da stratejik ortaklıklara zemin hazırlama potansiyeli taşıyor.

‘İHA KONUSUNDA GERİ KALMIŞ DURUMDALAR’

TUSAŞ ve BAE Systems arasında insansız hava sistemleri ve ilgili teknolojiler alanında iş birliği yapılması için imzalanan mutabakat zaptının, geleceğe yönelik yeni iş birlikleri için de oldukça umut verici olduğunu ifade eden Savunma ve Denizcilik Araştırmacısı Kozan Selçuk Erkan, İngiltere ve BAE Systems’in insansız hava araçları konusunda zayıf olarak kabul edilebilecek bir noktada olduğunu belirterek, “Ellerinde havacılık konusunda oldukça gelişmiş teknolojiler bulunuyor olsa da İHA sistemleri konusunda oldukça geri durumdalar ve sıfırdan başlayacak noktada da değiller. İngiliz ordusunun elinde İsrail’den aldıkları az sayıda insansız hava aracı bulunuyor ancak onları hiç başarılı olarak kullanamadılar. Yaşadıkları arıza ve diğer sorunları da birçok defa dile getirerek memnuniyetsiz olduklarını ifade ettiler. ABD’den aldıkları sistemlerde bulunuyor ancak onların da işletme maliyetleri çok yüksek. Bir dönem BAYKAR tarafından üretilen TB-2’lerle de ilgilendiler ancak şu an anladığım kadarıyla bu konuda yönlerini TUSAŞ’a çevirmiş durumdalar. Böyle bir senaryoda ortak üretim modeli ile tedarik edilecek İHA sistemleri onlar için çok daha maliyet etkin sistemler oluşturacaktır” dedi. 

AKSUNGUR

İngiltere gibi gelişmiş ülkeler bu tarz anlaşmaları yaparken genelde kendilerinin de üretimde bir pay sahibi olmasını ister” diyen Kozan Selçuk Erkan, “Bu noktada İspanya ile yapılan Hürjet anlaşmasının benzeri bir model izlenebilir. Mevcut duruma bakıldığında İngiltere yakın bir gelecekte ANKA, AKSUNGUR ve ANKA-3 gibi sistemleri kapsayan bir ortak üretim anlaşması imzalanması gündeme gelebilir. Böyle bir durum Türk savunma sanayi için de oldukça önemli bir gelişme anlamına gelebilir. Çünkü İngiltere önemli bir silah ihracatçısı ve EURO SAFE programında olacak ülkelerden birisi. Böyle bir ortak üretim anlaşmasının imzalandığı bir senaryoda EURO SAFE programında olan İngiltere doğrudan TUSAŞ’ı da bu programa sokmuş olacak” ifadelerini kullandı. 

TUSAŞ ve BAE Systems arasında imzalanan mutabakat zaptının ilerleyen dönemde BAYKAR ve LEONARDO arasındaki gibi bir iş birliğine dönüşme potansiyeline de sahip olduğuna dikkat çeken Erkan, “Bu tarz bir gelişmenin de yaşandığını görebiliriz. Ancak LEONARDO, İtalyanların ruhu gereği heyecanlı ve hızlı çalışabilen bir şirket. İngilizler bu noktada biraz daha yavaş çalışırlar. Yani çalışma prensipleri gereği daha sakin ve yavaş ilerleyen bir iş birliği görebiliriz ama sonuç itibarıyla bu güzel bir noktaya çıkar. Avrupa’daki gelişmiş ülkeler bizden ürün almıyordu. Ancak şu an biz bu tür iş birlikleri yaparak elimizdeki sistemlerle Avrupa’yı kuşatıyoruz” diye konuştu. 

‘İNGİLTERE ÇOK DAHA İYİ BİR REFERANS’

İngiltere’ye yapılacak bir İHA satışının TUSAŞ için de çok iyi bir referans olacağını vurgulayan Kozan Selçuk Erkan, “Ürettiğiniz bir sistemin İngiltere tarafından satın alınması size olan güveni artırır. Sizden benzer sistemler satın almak isteyen ülkelerin aklındaki soru işaretleri büyük oranda ortadan kalkar. Şu anda İsrail firmalarından alım yapan ülkelerde bu yönde bazı soru işaretleri olabiliyor. Çünkü çok sık arıza yapıyorlar ve arıza yaptıklarında İsrail’e gitmeleri gerekiyor. Bu da sistemlerin uzun süre hizmetten çekilmesi gerektiği anlamına geliyor. Ancak İngiltere merkezli bilinen bir şirket olan BAE Systems ile TUSAŞ arasında yapılan bu tarz bir anlaşma size olan güveni daha da sağlamlaştırır. Biz şu anda baktığımızda aslında insansız hava aracı değil, insansız uçak yapıyoruz. ANKA-3 tanım itibarıyla insansız bir derin darbe uçağı. Siz bunu BAE Systems üzerinden satmayı başarırsanız tüm dünyaya da satabilirsiniz. İngiltere, İspanya ve İtalya’ya oranla bu anlamda bakarsak çok daha iyi ve sağlam bir referanstır” yorumunu yaptı.

ANKA 3

Mevcut mutabakat zaptının ilerleyen dönemde insanlı sistemler üzerinde yapılacak bir iş birliğine de evrilebileceğine dikkat çeken Erkan, “TUSAŞ şu anda İngiltere’ye HÜRJET satabilmek adına ciddi bir çalışma yürütüyor. Yani bu açıdan bakacak olursak mevcut imzalanan mutabakat, insansız sistemler üzerinden başlayıp çok rahat şekilde insanlı sistemleri kapsayacak bir duruma da dönebilir” diyerek geleceğe yönelik tahminlerini sıraladı. Böyle bir senaryoda Milli Muharip Uçak projesi kapsamında geliştirilen KAAN’ın da olumlu şekilde etkileneceğini düşündüğünü söyleyen Erkan, “KAAN projesinin başında motor geliştirme çabalarının bir parçası olarak zaten İngiltere’yle yapılan bazı çalışmalar olmuştu. Mevcut mutabakatın ilerleyen dönemde insanlı sistemleri de içine aldığı bir senaryoda bu tarz meselelerde dirsek teması kurmak çok daha kolay hale gelecektir. Yani İngiltere ve Türkiye’nin savunma teknolojileri bazında yapacağı çalışmalar daha kolay işletilebilir hale gelecektir. Türkiye onlar için endişe edilmeyecek bir ortak olur” diye de ekledi.

“EUROFIGHTER alımının netleşmesinin ardından Türkiye zaten endişe edecekleri bir ortak olmaktan da çıkmıştı ancak bu durum mevcut mutabakatın gelişip şekillenmesiyle daha sağlam bir hal alacaktır. Yine belki de Türkiye’nin ilerleyen bir zamanda İngiltere’nin İtalya ve Japonya iş birliğiyle geliştirdiği altıncı nesil uçak programı Tempest programına katıldığını da görebiliriz. Aynı uçağın ya ortak üretimi ya da birbirinden türetilmiş uçaklar olarak görebileceğimiz ihtimallerden bahsedebiliriz.” – Savunma ve Denizcilik Araştırmacısı Kozan Selçuk Erkan

‘EUROFIGHTER İŞ BİRLİĞİNİ DE OLUMLU ETKİLER’

İki ülke arasındaki artan iş birliğinin Türkiye’nin EUROFIGHTER tedariğini de olumlu etkileyeceğini dile getiren Erkan, “İngiltere elindeki üretim hattının kapanmaması için bu uçağı satmaya ihtiyaç duyuyor. Bizim de bu uçağa kendi mühimmatlarımızı entegre etmeye ihtiyacımız var. İş birliğinin arttığı bir durumda bu noktada gerekli izinler çok daha rahat bir şekilde alınacaktır” diyerek sözlerini noktaladı.