Beyin yaşlanması o yaştan sonra hızlanıyor… Hangi takviyeler etkili olabilir? Bilim insanları yanıtladı

Araştırma, Stony Brook Üniversitesi’nden nörobilimci Lilianne Mujica-Parodi’nin liderliğinde yürütüldü ve 18 ila 90 yaş aralığındaki 19 bin 300 kişinin beyin taramalarını inceledi. Araştırmada fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) ve elektroensefalogramlar (EEG) kullanılarak, beynin farklı bölgeleri arasındaki kan akışı ve elektriksel bağlantılar incelendi.

Çalışma, beyin yaşlanmasının insülin direnci ile bağlantılı olduğunu gösterdi. İnsülin direnci, kan şekerini hücrelere taşımak için daha fazla insülin gerektiği anlamına geliyor. Araştırmada, yüksek kan şekeri seviyesine sahip 40’lı yaşlarındaki kişilerin beyinlerinin, aynı yaş grubundaki insülin direnci belirtisi olmayan kişilere göre daha hızlı yaşlandığı görüldü.

KETOJENİK TAKVİYELER YARDIMCI OLABİLİR Mİ?

Araştırma ekibi, beyin yaşlanmasının, nöronların insüline yanıt verememesi nedeniyle glikoz eksikliğinden kaynaklanabileceğini düşünüyor. Ketojenik takviyeler, vücudun şeker yerine ketonları enerji kaynağı olarak kullanmasına yardımcı olabiliyor.

Araştırmanın bu kısmında 20 ila 79 yaş aralığında 101 katılımcı, bir gece boyunca aç bırakıldıktan sonra fMRI taramasına alındı. Daha sonra katılımcılara ya keton içeren bir içecek ya da aynı kaloride şekerli bir içecek verildi. 30 dakika sonra yeniden fMRI taraması yapıldı.

Sonuçlar, keton içeceğinin, yaşlanmaya bağlı beyin ağı bozulmalarını azalttığını gösterdi. Bu etkinin özellikle 40 ila 59 yaş grubundaki kişilerde daha belirgin olduğu ve genç yetişkinlere göre yüzde 80 daha etkili olduğu tespit edildi. Ancak, 60 ila 79 yaş grubunda bu etkinin çok daha az olduğu görüldü.

Araştırma, keton takviyelerinin beyin yaşlanmasını yavaşlatma potansiyelini gösterse de, uzun vadeli etkilerini anlamak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyuluyor.

Mujica-Parodi, bu takviyelerin yalnızca aşırı insülin direncine sahip ve kendi ketonlarını üretemeyen kişilerde etkili olabileceğini belirtiyor. Ayrıca, düşük glikoz seviyelerinde vücudun kendi ketonlarını üretebileceği ve bu nedenle diyet değişikliklerinin de etkili olabileceği vurgulanıyor.

 

Related Posts

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük risk taşıyabilir

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

Her 6 çiftten biri bu sorunu yaşıyor: Uzmanından ‘erkek faktörü’ uyarısı

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Zeynep Ataman Yıldırım, kısırlığın yalnızca kadın kaynaklı olmadığını vurgulayarak, infertilite vakalarının yüzde 40’ında erkek faktörünün etkili olduğunu belirtti.

Uzmanından astım hastaları için iyi haber: “Biyolojik ajan tedavisi” acile başvuruları azaltıyor

Uzmanından astım hastaları için iyi haber: “Biyolojik ajan tedavisi” acile başvuruları azaltıyor

Yurtdışı seyahatlerinde aşı ve sağlık danışmanlığı artık ücretsiz

Sağlık Bakanlığı’na bağlı Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye genelinde faaliyet gösteren 56 Seyahat Sağlığı Merkezi’nde yurt dışına çıkan Türk vatandaşlarına gidecekleri ülkelerin sağlık risklerine yönelik ücretsiz olarak bireysel danışmanlık hizmeti sunuluyor.

Depresyonda olan hasta 56 gün boyunca uyudu: Donmuş gibiydi bilimin ekip çalışmasının ve sabrın zaferi

Samsun’da bir hasta psikiyatrik rahatsızlık sebebiyle 56 gün boyunca uyudu. Hastaya uygulanan elektrokonvülsif terapi (EKT) sayesinde hasta 56’ncı gün gözlerini açtı.

Türkiye’de Her 1000 Ölümden 3’ü Astım Kaynaklı!

Astım kronik bir akciğer hastalığı. Dünya Astım Günü nedeniyle Türk TORAKS Derneği önemli bir açıklama yaptı.